Перевод: с французского на все языки

со всех языков на французский

örnek olmak

См. также в других словарях:

  • örnek olmak — hayır ve davranış yönünden başkasının kendisine benzemesi yolunda etkili olmak Ne örnek olmaya değerim ne de gülünç olmaktan zevk alırım. F. R. Atay …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • örnek — is., ği 1) Benzeri yapılacak olan, benzetilmek istenen şey, model Cemal Paşa ecnebi mütehassısların yardımı ile örnek çiftlikler de yapmıştır. F. R. Atay 2) Göstermelik Vali, burada yapılmış olan peynirlerden bir örnek görmek istedi. M. Ş.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emsal olmak — örnek olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ders olmak — bir olay deneyim kazandırmak, öğretici örnek olmak, ibret olmak Bu seneki tecrübe aynı zamanda bir de ders oldu. H. C. Yalçın …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • önayak olmak — diğerlerine örnek olmak üzere bir işe ilk önce başlamak Bu işte de önayak olmuş ve neler becermiş. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yol açmak — 1) yol yapmak 2) kapanmış olan yolu geçilir duruma getirmek 3) kalabalık bir yerde genellikle saygıdeğer bir kişinin geçmesi için insanları kenara çekip yol vermek 4) mec. bir olayın sebebi olmak Seniha nın bu hareketi türlü türlü tefsirlere yol… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pilot bölge — is. Tarım, tıp, endüstri, eğitim gibi herhangi bir çalışma alanında, devletin ve halkın ortak çalışmasıyla kalkınma hareketini kolaylaştırmak ve örnek olmak için ayrılmış bölge …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kapıyı açmak — 1) bir işe veya bir konuya öncelikli olarak başlamak 2) bir işte başkalarına örnek olmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bent — is., di, esk., Far. bend 1) Bağ, rabıt 2) Kitaplarda kendi içinde bütünlük oluşturan bölüm 3) Su biriktirmek için akan suyun önüne yapılan set, büğet Bentler, hakikaten Osmanlı medeniyeti eserlerinden örnek verecek heybetli tesislerden imiş. A.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • emsal — is., li, Ar. emṣāl 1) Benzer Tarihte o ana kadar emsali görülmedik bir ticari kepazelik devri açılmıştı. E. E. Talu 2) Yaşıt, eş, denk Emsali bir üst derece maaş aldığı hâlde zavallı resim hocamız mağdur duruma düşmüş bulunuyordu. H. Taner 3)… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Поделиться ссылкой на выделенное

Прямая ссылка:
Нажмите правой клавишей мыши и выберите «Копировать ссылку»